20 Mayıs 2013 Pazartesi

iyiyim iyiyim

           bu aralar çok iyiyim nedense. eskisi gibi yok bu bana bunu dedi, şunu dedi gibi şeylerim olmuyor. bi ara gercek anlamda çok kötü oluyordum .  kendime söz geciremiyordum . yakın bildiğim kişişere açıyordum içimi.ama yine de içim rahatlayamıyordum . insanların bana karşı tutumve tavırları düşündüğümüden farklı olması , yada  eski gösterdiklerinden farklı oluşu benden kaynaklı değil heralde. insan da bu durumda  ne düşünebilirki. çünkü kendimden eminim. şu son 6 ay içinde ne mi öğrendim.
1-) insanlar bana bi şey söyşediğinde tokat gibi laf söylemek
2-) iyi niyetli bile olsa tam olarak tanımadığın insanlara yorum yapmamak
3-)ilk önce kendini ve aileni düşünmek vaktini onlara göre ayarlamak. zaman kalırsa bi daha onlarla vakit geçirmek
4-) sevdiğin insanlara ziyaret yapacaksın. ama hani şu gitmek zorunda yada kabul edeceğin zorunlu insanlar vardır.onlarada belirli periyodlarla görüşeceksin. onlara karşı çemberini geniştutacaksın.
5-) ikilem arasında kaldığında mantıklı olanını sececeksin. yok kırılır ama darılır yok ayıp olur olanları değil

16 Mayıs 2013 Perşembe

ANNLER GÜNÜ

gectğimiz hafta anneler güni idi. çok bi mutlum ama...eşimle hafif bi atışmamız olmuştu. genelde unutmayıp bi kaç gün konuşmayan cinslerdenim ben. ee ne apayım huyum  bu. kırgın olduğumuz için bir gül almış gelmiş bana. özür dileme tarzında . ama erkek ya belli etmiyor tabi...... çok sevindim. teşkür falan pazar gününe geldik. kızım küp şekerim  (tabi kendi bunu kabul etmeyip kardeşinin lakabını almak istiyor . toz şeker) bir haftadır sana e posta gelecek diyor normal postay eee çocuk ne yapsın mektup olayını bilmiyorki. anlamaya çalışıyorum amam yok basmıyor yani. cumartesi günü akşam üzeri gelen bir mektup. çok hoşuma gitti. içinde geçenleri yazmış bana.BENİ ÜZDÜĞÜNDEN VE ÇOK SEVDİĞİNDEN BAHSETMİŞ. DÜNYANIN EN PAHALI HEDİYESİNDEN BİLE DEĞERLİ OLAN BU HEDİYE İÇİN  ÇOK DUYGULANDIM.
bu manevi bir hediye idi.
birde par ile alınan var tabi. cumartesi günü çarsıda dolaşırken bir çiçekçivnin önünde durduk ve bana hediyeni sec anne. dedi. baktım nasıl yani dedim .8 yasında  o nasıl kendi başına gitsin. yada işi başından aşkın olan akşam en erken 9 da gelen babasına mı söylesin. işte dedi hediyeni burdan alacağız. tekrar baktım .anne  dedi tamam benim kumbaramdan sana verirm ben. SÖZ. neyse kaktüs sevdiğimi biliyor. ama çarşıdan eve gelinceya kadar  kaktüs, küp şeker,ve beni görenlerde ertesi günü hediyesi olduğu tahmin ediyorlar tabi. bana bakıp hafif gülümsemeleri gözümden kaçmıyordu tabi.
BENCE BANA GÖERE ANLAMI COK GÜZEL BİR HEDİYE İDİ. MUTLU FARKLI BİR ANNELER GÜNÜ GECİRDİM.

3 Mayıs 2013 Cuma

anne ben onu anaokulundan beri seviyorum.....

şeeyy anne sana bi şey dieyceğim ama babama söylemek yok.
tamam kızım söylemem.
ben .........aşık oldum....
????????
aa ne güzel...


diye devam eden bir konuşma ve sonrası. kızım 8 yaşında her insanın belkide yaşamak istediği bir duygu pek mi erken yaşadı ne. yada doğal yaşama artık ayak uyduruyor mu. ben tabi çok şaşırdımbunu duyunca ama gayet anlayışlımış gibi davranmak gerekiyordu.yoksa canım kızım bir daha bu tür şeyleri benimle palaşmazdı.
ne yapmam gerekiyor acab nasıl davranmam gerekiyor diye şöe int. biraz dolşatım ama gelecek zamanlar bize neler gösterecek bakalım.